Salı, Temmuz 01, 2014

paçanga böreği - pastırma vol2


Son postun üzerine "O pride'a giderim ama onu görmem! Görmemem lazım! Onun da beni görmemesi lazım!" diye diye saatler geçirdim. Sonra kendi kendimi gaza getirip Taksim'e çıktım. Elimde dövizimle yürüdüm cadde boyu. (Lütfen, çok rica ediyorum, duş alın. Tıkış tepiş binlerce insanın arasındasınız, nolur duş alın da öyle gelin.)

Yürürken yazdı bana "Naber" diye. "İstiklaldeyim, yürüyorum, senden naber?" dedim. Hede höde of çok kalabalık modunda kısaca yazıştık. Sonra bana "Ben Sugar'dayım, gel istersen" dedi. "Tamam ama yarım saate anca gelebilirim sanırım, et et üstüne kalabalık." dedim, eğer ki nezaketen çağırdıysa "Aa tamam o zaman biz gitmiş oluruz." diye çevirebilmesi için. "Koş gel hadi" dediğinde topukladım, o kalabalığın içinde 15 dk sonra Sugar'daydım (hayatımda ilk defa).

İnanılmaz değişmiş! O eski çocuk yüzlü insan gitmiş yerine tipi gayet oturmuş, aldığı bir kaç kiloyu vücudunun en güzel yerlerine serpiştirmiş, fıstık gibi bir adam gelmiş! Konuşamadım tabi ki. Zaten gürültülüydü. Sonra kahve içmeye geçtik. Sonra bir şeyler yerken anca dillerimiz çözüldü, havadan sudan sohbet. Mekana geçtiğimizde beni ve yakın arkadaşını dans pistine sürükledi. Biraz dans ettik, sonra beni terasa çıkardı. Onu öpmemek için o kadar zor tuttum ki kendimi. Niye tuttuysam o da ayrı. Havadan sudan sohbet açtım yine, sıkıldı, içeri girdik.

Sonra bir ara yine hep beraber terasa çıktık. Fazla tabure olmadığından o sola kaydı, ben sağına geldim, teker lobumuzu yapıştırdık :-) Güzeldi. Biraz sonra sıkıldı kalktı yine (Yine!) Ortam kalabalıklaşınca dizimden destek aldı, elimi attım anında elinin üstüne. Bir kaç dk sonra yine çekti elini. Gecenin devamında benden uzaktı. En son ayrılırken belki kapıya gelir dedim, ama gelmedi. Sanki bir daha görüşmeyecekmişizcesine sımsıkı sarıldım ona - devamımızı ben de bilmiyorum çünkü.

Yine havadan sudan yazışmaya devam ediyoruz seyreklikle.

B: Günaydın. Haftaya temiz bi başlangıç olsun. (Burada dünkü "Ben döndükten sonra temiz başlangıç yapalım"a gönderme yapmak istedim)
O: Senin için de Günlük'çüğüm, güzel bir hafta olsun.

Mesafeli samimiyetini yerim senin, fıstık :-) Gel bana, korkma, bu sefer de güven. Emin ol hak ediyorum, emin ol üzülmeyeceksin; bilakis mutlu olacaksın!

2 yorum:

Ogaybende dedi ki...

yalnız günlükcüm eğer senin burnunun biraz sürtülmesini istiyorsa bu arkadaş oldukça başarılı :) ve oldukça da sabırlı!

umarım gelecek senin hayal ettiklerin gibi olur

biz seninle görüştüğümüz de en son MSN diye bir şey vardı demi ahahahah

Günlük Ayracı dedi ki...

Dediğine göre geçmişe bağlı kalsaymış bana hiç yazmazmış. Ama şu duruma bakınca inim inim inletiyor beni :) Olsun, sorun değil, olacağı varsa zaten olur. Ha benim duruşum belli, o ayrı. MSN biteli ne kadar oldu hatırlamıyorum bile, sanırım MSNden Whatsapp'a geçince eksikliğini hissetmedim hiç, Skype vb hiçbi şey kullanmaz oldum.